19 Ekim 2020 Pazartesi

Anne Gözüyle Şifa

Safranbolu Sonbahar 2015


Rabbimizin ruhumu taşıyıversin diye yarattığı bu pek latif beden emanetimdir. Rabbimin muradı onu sonsuzluğa taşımam değil, kulluk ederken ondan faydalanmamdır. Gülümsemek için yüzümdeki incecik kasları harekete geçiriyor, güzel bir söz söylemek için dudaklarımı kıpırdatıyorum. Şerre giden bir işi de bedenimle işliyorum.
Rabbimizin "İlmi isteyene veririm" sözüne binaen ilimlerin hayatı ilgilendiren yönlerini araştırırım. Müspet bir ilim olan Tıp ile alakam da böyle başladı. Bir iki yıl içinde bana "vajinal doğum yapamazsınız", zevcime "allerjik rinitsiniz, mevsim geçişlerinde şu ilaçları kullanacaksınız" dendi. İlk yavruma "allerjik astım, şu ilaçları ömür boyu kullanacaksınız" dendiğinde merakım daha da arttı. Çok okudum, çok dinledim kendimce bir orta noktaya geldim. Modern tıbbı reddetmiyor onu hizada tutan kadim tıbba da tükaka demiyorum.
Nebevi Tıp, Ahlatı Erbaa, Bîmaristan ve Şifahâneler, Hümoral Patoloji, Modern Batı Tıbbı, Holistik Tıp, Homeopathy başlıkları ile ilgilendim. Doktorların tıpta yeterliği olmayanlar için yazdığı popüler makaleleri okudum, aynı minvalde konuşmaları dinledim. Gele gele geldim bir kara taşa. Emmân efendim.
Düşük dozlu ağrı kesici içeren iğnenin, iki bardak su içsem ihtiyacım kalmayacak serumun değil de "biri beni kalkıp hastaneye götürecek kadar çok seviyor" fikrinin bana iyi geldiğini anladım. Ateş yükselmesinin vücudun mikrop kırıcı sistemi olduğunu, serin sirkeli bezlerle vücudu silmenin rahatlatıcı etkisini, astanın aşırı rahatsız olduğu bir bakım yapmamayı, Ihlamur, kuşburnu, zencefil gibi basit çiçek veya meyve çayları yapmayı, "zakkumkökünü üç dakika demle, kuruttuğun zeytinyağında marine edilmiş armutsaplarını içine katıp iç" gibi tariflerin bana ne yapacağını bilmediğim için içmenin caiz olmadığını, üç gün düşmeyen ateşte hekime gitmeyi ve yalnız hekimin 'teşhis' koymasının caiz olduğunu öğrendim. 
Elbette en önemlisi, okurum ha okurum. O an aklıma ne gelirse okurum. Bazen tek bir kısa sureyi defalarca bazen de hatmimden birkaç sayfa okurum. Ne yaparsak yapalım bu bedeni bırakıp gideceğimizi hatırlayanlardan eylesin Rabbim. Kendimize tapmaktan bizi korusun. Amîn.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder